Reklam en fazla değişen, en uzak köşelere bir anda ışık hızılya geçiş yapabilen bir yansıma. Demek ki reklam yer, zaman, mekana göre çok hızlı değişkenlik gösterebiliyor.

Haliyle reklamı üretenler de bu değişimleri gözardı etmeden olabildiğince kendilerini yenileyerek ayak uydurmalıdır. Çünkü reklam üretmenin en baştaki kuralı toplumu, teknolojiyi ve zamanı okumaktır.

Geçtiğimiz 1990 ve 2010 arası zaman dilimi bir çok değişimi bir arada ve bir anda getirdi. Gelen yenilikler dijitaldi ve özellikle iletişim, müzik sektörünü kökünden söktü.

Bugün ne oluyor?

Bugün iletişim sektörü içerisinde ki reklam mecraları yer değiştirdi. Geleneksel reklam ve dijital reklam kavramları meydana geldi. Ben mesleğe ilk adım attığımda da buna benzer bir geçişin tam ortasındaydım. Manuel üretilen reklamdan, bilgisayar ortamında üretilen reklama geçişin tam da başında sektörün içine dalmıştım. (Since 1992.) Şimdi düşünüyorum da aslında o gün yaşanan bugün de aynı şekilde devam ediyor. Yani rapido ile, letraset ile, pistole ile ve el yordamı ile montajlanan filmlerin yerini bilgisayarlarla otomatik yapılmasının üzerinden tam 20 seneyi aşkın süre geçti. Şimdi de bilgisayardan > dijital mecralara doğru geçiş yapılıyor. Yani masaüstü yayıncılık, tv, radyo, gazete artık internet teknolojileriyle birlikte > tabletlere, akıllı telefonlara ve bilgisayarlara doğru kaymaya başladı.

El ilanlarının yerini > e-mailingler,
Katalogların yerini > Web siteleri,
TV reklamlarının yerini > Viral ve yarışma odaklı videolar,
Bülten, gazetelerin yerini > Sosyal medya ve video siteleri,
Marka konumlandırmanın yerini > Dijital marka konumlandırma
Klasik bilboardların yerini > AVM’lerdeki dijital ekranlar
Gazete ilanların yerini > Banner reklam

‘almaya başladı.

Tüm bunların aksine, aslında reklamcılığın ruhu hiç değişmedi, yaratıcılık ve ona içerik üretmenin adı değişmedi. Sadece mecralar yer değiştirdi. Yani yaratıcı bir fikir olmadan ne sosyal medyada ne de başka bir dijital mecrada söyledikleriniz yerine ulaşacaktır. Burada bilmeniz gereken sadece usuller ve kaidelerin nasıl yürüdüğü ve nasıl işlediğidir.

Haliyle reklam değişmedi, mecralar değişti. Bugünlerde reklamı geleneksel ve dijital diye ayıranlar ,yarın bunları hatırlamayacaklar ve yine reklamda birleşeceklerdir.

Biz reklamcılara, insanın baktığı her yer reklam!