Çok önceleri gittiğim şehircilik konferansında konuşmacı: “Gelecekte yaratıcılık çok önemli olacak. Her şeyde yaratıcılık.” demişti.
Bugün o gün.
Ancak şimdi yaratıcılığın yanına başka bir şey daha gelmiş durumda. O da içerik.
İnanır mısınız? Hayatımda rahatlıkla 300’e yakın yaratıcı girişimci hikayesi ve binlerce yaratıcı fikir dinlemişimdir.
Ve yine inanır mısınız? Birçoğunun hayata geçmediğine.
Peki yaratıcılığı ne öldürüyordu?
Bugün şu o kadar açık ki, iOS6, android, facebook, twitter aslında yaratıcı birer fikir ve yazılımdan başka bir şey değiller. Ancak içeriklerinde sonsuz metin, binlerce aplikasyon ve sayfa var.
Yani artık yaratıcı bir iş düşünüyorsanız içeriğini de bilmeniz gereken bir dönemdeyiz. Daha açık ifade edeyim, çok olmak değil, az ancak çok fazla etki meydana getirmek dönemi.
iOS’u örnek alalım, Apple iPad veya iPhone’un içerisine kendisinden çok fazla uygulama içeriği koymadı. Ancak o uygulamaların altında geliştirilebilecek o kadar fazla alt yapı sundu ki bu da içeriğin kendisini meydana getirdi ve hikayenin içerikleri de meydana geldi.
Yani içeriğiniz yoksa hiçbir şeysiniz. Yine örnekten gidelim Facebook’u biz beslemezsek ne olabilir ki? Facebook’u sadece size versek kullanır mıydınız? Kendi fotoğraflarınızı kendiniz paylaşıp kendiniz mi bakacaktınız?
Hey hat! Artık yaratıcı düşünüyorsak, içeriğini de nasıl temin edeceğimizi bilmemiz gerekiyor. Bu ikiliyi besleyecek şeyler yapmak lazım hayatta. Bu sizin öngörülerinizden geçiyor ve bunu da sizin kendi fabrika ayarlarınızda belirliyor.
Bende şimdi bu içeriği Blog sayfamda paylaşayım yavaştan.