Arthur Schopenhauer – Aforizmalardan
# Tüm sınırlamalar kişiyi mutlu kılar. Görme, etki ve temas alanımız ne denli dar ise o denli mutlu oluruz; ne denli geniş ise o denli sıklıkta kendimizi azap içinde ya da ürkütülmüş duyumsarız. Çünkü bu alanla birlikte kaygılar, istekler, ürkünç şeyler de çoğalır ve büyür…
# İnsanın hayatı, yenileceğinden hiç şüphe etmeksizin, var olmaya çalışmak için harcanmış bir çabadır.
# Dünyanın özü kötüdür. Yapılması gereken en iyi şey yaşam istencini reddetmektir.
# Yıkmak düzeltmekten, yalan söylemek ispatlamaktan daha kolaydır.
# Herkes kendinde eksik olanı sever.
# Beraberinde getirdikleri umutlar ve korkularla akın akın gelen arzulara teslim olduğumuz sürece… kalıcı mutluluğa ya da huzura hiçbir zaman kavuşamayız.
#Para deniz suyuna benzer, ne kadar çok içersen o kadar çok ona susarsın.
#Yazgı kartları karıştırır, biz de oynarız.
#Karşımızdakinin yalnızca kendi budalalığımız, kusurumuz ve kötülüğümüz olduğunu akıldan çıkarmayarak her insan budalalığına, kusuruna ve kötülüğüne hoşgörülü bir şekilde yaklaşmalıyız.
#Benim gibi bir adam dünyaya geldiğinde geriye istenecek tek şey kalır – bütün hayatı boyunca olabildiğince kendisi gibi olması ve entelektüel güçler için yaşaması.
#Gençliğin bakış açısından bakıldığında hayat sonsuz derecede uzun bir yolculuktur: yaşlılıktan bakınca çok kısa bir geçmişe benzer. Gemiyle uzaklaştığınızda kıyıdaki nesneler daha küçük, tanınması ve ayırt edilmesi daha zor hale gelirler, aynı şekilde olaylar ve etkinliklerle dolu geçmiş yıllarınızı da tanıyamazsınız.
#Hayat bir parça nakış işlemesine benzetilebilir. Hayatının ilk yarısındaki herkes işlemenin ön tarafını görür, ikinci yarısında ise tersini. ikincisi o kadar güzel değildir, ama daha öğreticidir, çünkü iplerin birbirine nasıl bağlandığını görmemizi sağlar.