Dijital teknoloji ve yazılımların fazla gelişmesi Dünya’da ticaret hukukunu dahi etkiledi. Bu yüzden bir çok sektör için dijital dönüşüm çarkları da dönmeye başlamış oldu.
Bugün küçük büyük demeden birçok tüccar dünyaya dijital platformlardan ulaşarak ürün/hizmetlerini ulaştırmayı başarıyor.
İNTERNET İLE GELEN RAHATLIK
İnternetin dünyamıza kattığı en güzel kolaylık ulaşılabilir olmaktı. Bununla birlikte bir çok sektörün sistemini değiştiren usuller de gittikçe artmaya başlamıştı. Haliyle web sayfası ürün/hizmet üretenler için kalelerini sanal alemde kurmak demekti.
Çok az bir zamanda ticaret yapmak isteyen insanların daha kolay bir araya gelmesine olanak sağlayan portallar hayata geçti. (Örnek: alibaba.com)
Kısacası internet + web sayfası + portallara, arama motorları, yazılım ve sosyal medya sekmelerinin eklendi. Ayrıca bu büyük inovasyona özgü ödeme sistemleri geliştirildi. (PayPal, SanalPos vb.)
Sıra şimdi tüm dünyaya açılmaya gelmişti. Bunu da sağlayan e-ihracattı.
E-İHRACAT NASIL YAPILIYOR?
E-İhracat ile perakende ya da toptancı olarak insanlara ulaşabiliyorsunuz. Perakendeye örnek amazon.com, toptan satışa örnek olarak alibaba.com’u verebiliriz. Bu tarz siteler üzerinden ürününüzü sergileyebilir, numune gönderebilir veya direkt satış yapabilirsiniz. Üstelik ödemeler hesabınıza direk geçebiliyor.
Ayrıca firmaların kendi web sayfa veya e-ticaret sitesini kurması önemli. Çünkü bu müşteri tarafında güven unsurunu meydana getiriyor. Yapılacak sitede o bölgeye yönelik yerel dil seçeneği, yerel telefon, yerel bir adres ve canlı destek verecek call center oluşturmayı ihmal etmemek gerekiyor. Artık hazır e-ticaret sistemi ile ödeme sistemi entegrasyonuyla kolayca web sayfanızı kurabiliyorsunuz. (İnternet’te bu konuda bir çok hazır e-ticaret sitesi bulunmaktadır.)
Web sayfanızı sosyal medya kanallarıyla entegre ederek pazarınızda kendinizi anlatmanız daha çok talep alınmasını sağlayacaktır.
REKLAM VE PAZARLAMA İLETİŞİMİ OLMAZSA OLMAZ
Bugüne dair önerilerimizin en başlarında, sarmal bir Amazon Ormanı halini almış dijital mecralarda, “Ne söyleyeceğiniz, Ne zaman söyleyeceğiniz, Nasıl bir ton ile sesleneceğiniz,” gibi sorulara yeni nesil bir ajansın yardımı veya bu konuda alınacak danışmanlık cevap verebilir.
Bununla birlikte Google Adwords, FacebookAd, Instagram, LinkedIn gibi popüler olan reklam gösterimi sağlayan mecraları iyi kullanmak gerekiyor. Çünkü emanet edilen bütçelerin iyi yönetilip, paranın boşa harcanmamasına dikkat etmekte fayda var.
E-İHRACATTA PAZAR NE DURUMDA?
Alibaba.com Türkiye Ülke Müdürü Cüneyt Erpolat’ın, “2020 yılında toplam uluslararası e-ticaret hacminin 10 trilyon dolara ulaşması bekleniyor ve bunun yaklaşık 6.7 trilyon dolarının B2B tarafında gerçekleşmesi öngörülüyor. Dolayısıyla, yaklaşık 2 yıl içinde dünya e-ticaret hacmi ile birlikte büyüyen ekosistem üzerinde de büyük değişiklikler olmasını bekliyoruz. Bu süreç dahilinde ticaretin ‘e’ halinin ortadan kalkıp, artık ticaretin bizzat kendisine dönüştüğüne şahit olacağız. Bu çerçevede ülkemize çok büyük görevler düşerken, aynı zamanda da aynı büyüklükte fırsatlar ortaya çıkıyor.” Açıklamasına ilave olarak Türkiye’deki e-ticaret hacminin 2017’de yaklaşık 55-57 milyar TL olduğunu varsaydığımızda daha çok yol alacağımızı da görmüş oluruz.
HER ŞEY AKILLANIYOR
Gelecek, şirketlerin ve markaların daha akıllı işler yapmasından geçiyor. Buna paralel olarak da dijital para (coin) ve Smart Display dönemine geçiş yapıyoruz. San Francisco’da tamamen akıllı teknolojiler kullanılarak satış yapan insansız bir teknoloji marketi gördükten sonra yaptığınız her hareketin çok rahatlıkla görüleceği bir dönemdeyiz.
Burada ürettiğimiz her bir ürünün arkasında durup güven unsurunu yukarılara taşıdığımızda akıllı teknolojilerin bu ürünü bulması hiç de uzak değil.
Yani, “Pekmezimiz iyi olsun, sinek Bağdat’tan gelir” sözü sanırım buraya yakışmış olacak.